SICAK ORTAMLARDA SPOR
Günlük
aktivitelerimiz sırasında harcadığımız enerjinin
%20-30'u çalışan kaslarımız ve organlarımız tarafından
kullanılırken %70-80'i ısı enerjisine dönüşmektedir.
Diğer bir ifade ile vücudumuz bu anlamda %20-30
verimle çalışmaktadır. Fiziksel aktivite sırasında
üretilen ısı miktarı ise istirahat şartlarının
15-20 katıdır. Eğer ısı düzenleme mekanizmalarımız
yeterli bir şekilde çalışmazsa her 5 dakikada
bir vücut iç ısımız 1°C artar ki 40°C ve üstüne
ulaştığında ölüme kadar gidecek ciddi sağlık sorunları
ile karşılaşabiliriz. Vücut iç ısımızı düzenleme
mekanizmalarının aktif hale gelmesi beynimizdeki
bir termostat tarafından yapılmaktadır. Termostatın
ilk devreye soktuğu sistem ise terlememizi sağlayan
mekanizmalardır. Bu mekanizma ile cilt kan akımımız
3-4 kat artar ve kan yolu ile cildimize ulaşan
vücut iç ısısı vücut dışına terleme ve buharlaşma
yolu ile aktarılır. Beraberinde de doğal olarak
vücuttan sıvı kaybı olur. Bu mekanizma yeterli
sıvı alındığı sürece sağlıklı bir şekilde çalışır.
Eğer vücut sıvı dengesi bozulursa (dehidratasyon) dolaşan kan miktarı azalır. Buna paralel beyin, böbrek vb. hayati organların işlevlerini korumak için cilde giden kan akımı azalır ki bu terleme yolu ile vücut iç ısısının vücut dışına transferinin azalması anlamına gelir. Sonuç olarak vücut iç ısısı giderek artar. 40.0-40.5°C üzerine çıktığında ise ısı düzenleme mekanizması çöker. Vücudun sıvı dengesinin bozulması (dehidratasyon) sıcağın vücudumuz üzerindeki olumsuz etkisini ciddi oranda artırır. Dolayısı ile kaybedilen sıvının yerine konulması ısı düzenleme mekanizmaları açısından ciddi önem taşımaktadır. Sıcak
çarpmasına neden olabilecek çevre şartları nelerdir? Sıcak
çarpma riskini artıran faktörler nelerdir? Yaş
önemlimidir? Kilo
önemlimidir? Alkol
almanın etkisi var mıdır? Korunma
amaçlı ne tür tedbirler alınabilir/alınmalıdır? Sporcular
ne tür tedbirler alabilirler/almalıdırlar? Sıcak
çarpması ile ilgili sorunlarda ne tür tedaviler
uygulanabilir? |